Kısaca kendinizden bahseder misiniz?
Merhabalar, ben Nihan Çakıcı. 1977, Kırklareli doğumluyum. Kırklareli Anadolu Lisesi ve Bilkent Üniversitesi İşletme Bölümü mezunuyum. 2007 yılında Kocaeli’ye yerleştiğim için kariyerime burada devam ettim. 2009 yılında oğlum Toprak Kemal’in doğumuyla hayatımda çok daha anlamlı bir yolculuk başladı. Şimdi 15 yaşında lise öğrencisi olan oğlumla birlikte hayat yolculuğumuza devam ediyoruz.
İş hayatına nasıl ve ne zaman atıldınız?
İş hayatına girişim, üniversiteyi bitirdikten sonra Finansbank Genel Müdürlüğü’nde stajyer olarak çalışmaya başlayarak oldu. 18 yıllık hastane müdürlüğü ve Türkiye’nin ilk medikal turizm müdürlüğü ile kariyerime devam ettim. 2000 yılından itibaren Dünya Göz Hastanesi, ASM John Hopkins Hastanesi ve sonrasında Çağın Göz Hastanesi’nde işletme müdürlüğü yaptım.
2015 yılında kendi yatırımlarımı gerçekleştirmeye başladım. Son 5 yıldır Katar ortaklı Kanas Yatırım, İthalat ve Medikal Turizm Danışmanlığı şirketinin işletme ortağı olarak Orta Doğu ülkelerine yatırım brokerlığı ve ithalat hizmetinin yanı sıra esas mesleğim olan medikal turizm hizmeti veriyorum.
Kariyer basamaklarını tırmanırken itici gücünüz neydi?
Kariyer, başlı başına sabır ve emek gerektirir. Ben kendimi bildim bileli çalışmaya ve emek vermeye aşık biriyim. Bu ailem için de iş hayatım için de aynıdır. Yaptığım işle ilgili her zaman araştıran ve yenilikleri öğrenmeye açık biri olmuşumdur. Bu da bana her zaman yeni projeler olarak geri dönmüştür.
Sizce başarının altın anahtarı nedir?
Hayatta hedefiniz ve hayaliniz yoksa, bir odağınız da yoktur. Kariyer yolculuğumdaki merdivenleri yavaş yavaş, sabırla, iz bırakarak çıkmak hayattaki en büyük mottom olmuştur. Yeri geldiğinde yeniden başlayabilmek için de bu izlere ihtiyaç duyulur. Başardıklarınız da size bu imkanı sağlama konusunda kapı olur.
Kadınların iş hayatında yaşadığı en temel sorun nedir? Siz bu sorunları aşmak için nasıl bir yol izliyorsunuz?
Kadınlar çoklu iş gücünü en iyi yönetebilen varlıklardır. Ancak iş hayatına dair önümüzdeki tümsekler erkeklere göre daha fazladır. Siz ne kadar başarılı veya iyi eğitimli olursanız olun, kariyerinizde yükselebilmek için değerlendirildiğiniz ilk nokta bekarsanız yakında evlilik düşünüp düşünmediğiniz, evliyseniz de çocuk yapmayı düşünüp düşünmediğinizdir. Oysa bu sorular hiçbir zaman erkekler için sorulmaz veya sorun olarak karşılarına çıkmaz.
Kariyerimizde işimizi en iyi yapabilen kişiler olmak bu sorunları aşmakta önemli bir etkendir.
Nihan Hanım, siz aynı zamanda KOİDER’in kurucu yönetim kurulu üyesi ve mevcut başkanısınız. Kocaeli’de bir kadın derneği kurma fikri nasıl doğdu?
Kocaeli İş Kadınları ve Yöneticileri Derneği’ni, 2017 yılında kurucu başkanımız Nilgün Yılmaz ile birlikte kurduk. Öncesinde yürütmüş olduğum farklı STK çalışmalarım sırasında Kocaeli’de kadının iş hayatına yönelik olarak özellikli bir birlikteliğinin olmadığını fark ettim. Bu sebeple farklı alanlarda kariyer sahibi dostlarımla yaptığım istişare sonunda yol bizi Nilgün Yılmaz ile bir araya getirdi. Sonrasında birlikte araştırmalar yapmaya ve proje oluşturmaya başladık. İlk sunumumuzu da 24 kişinin katılımıyla özel bir mekanda gerçekleştirdik. Tüm katılımcıların gözündeki heyecan bizi doğru yolda olduğumuza inandırdı ve yolculuğa başladık. Amacımız hem networkümüzü güçlendirmek hem de kendimiz gibi iş kadınları ile ortak sorunları istişare edip, çözümlere birlikte kavuşabileceğimiz bir birliktelik yaratmak ve bunu diğer girişimci kadınlara sunmaktı.
Derneğin kuruluşundan günümüze bir değerlendirme yaparsak neler söylemek istersiniz? KOİDER’in kadınlarımıza, dolayısıyla kentimize nasıl bir katkısı oldu?
KOİDER ilk kurulduğu günden bugüne kadar gönüllülük esaslı bir birliktelik olmasına rağmen hep şirket mantığında yönetildi. Bu da yaptığımız işleri sürdürülebilir ve kurumsal kıldı. Tüm projelerimizi yönetim kurulumuz ve çalışma komisyonlarımızla birlikte çok büyük emek vererek gerçekleştirdik.
Bu sebeple her bir proje bizim kendi kariyerimiz için de büyük bir tecrübe oldu. Dahil olduğumuz ulusal ve uluslararası federasyonlar ve gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla hem derneğimizin hem de kentimizin bilinirliğine katkıda bulunduk.
Bununla birlikte yürütmüş olduğumuz ulusal ve uluslararası projelerimizle gerek yurt dışında gerekse il dışındaki seminer ve kongrelerde yer alarak, KOİDER’in adını daha geniş kitlelere yaymaya devam ediyoruz.
Derneğin, bu seneki projeleri arasında neler var?
KOİDER, 2024 yılında da çok kıymetli projeler hazırlığında.
Bunun ilki KOGEM (KOİDER Genç Girişimci Eğitim Mentörlüğü); gerek üniversite gerekse teknik liseye giden öğrencilerin istihdam ve kişisel gelişimlerine destek amaçlı oluşturulmuş bir proje. Bu proje şu an kız meslek liselerimizde hayata geçmeye başladı.
Diğer bir projemiz olan KOİDER BAĞ ile bu sene 4. projemizin mezunlarını vermeye hazırlanıyoruz.
2024 Mayıs ayında planladığımız ‘İş Hayatında Markalaşma ve Franchise Sistemi’ başlıklı panelimiz ile yine alanında ünlü iş insanlarıyla kentimizde özellikli bir organizasyon yapmak üzere çalışmalara başladık.
Son iki yıldır ulusal ve uluslararası kitleleri de içine alarak şekil değiştiren KOİDER BAZAAR projemiz Türki Cumhuriyetler ile gerçekleştirdiğimiz organizasyonla birlikte 2023 yılından itibaren KOİDER ULUSLARASI BAZAAR İhracat Buluşmaları’na dönüştü.
12–13 Eylül 2024 tarihinde 5.’si gerçekleşecek olan organizasyonumuzla bu sene yine Kocaeli Kongre Merkezi’nde ‘Türk & Avrupa İş Kadınları İhracat Fuarı’nı hayata geçirmek üzere çalışmalara başladık.
KOİDER bir yandan kendi projelerini gerçekleştirirken diğer yandan bağlı bulunduğu Girişimci İş Kadınları Federasyonu ve Doğu Marmara Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu’nda da aktif olarak ortak proje çalışmalarında yer almaktadır.
İş hayatının içerisinde bir kadın olarak cumhuriyete neler borçlu olduğunuzu düşünüyorsunuz?
Bizler dünya üzerinde birçok kadının sahip olamadığı haklara 1923 yılında Atamızın önderliğinde sahip olmuş bir toplumuz. Kadınların siyasi hayatta seçme ve seçilme hakkını elde etmesi; toplumsal hayatta gerçekleşen Atatürk Devrimleri’nin en önemlilerinden biridir. Bunun farkında olup, çalışıp emek vererek haklarımıza sahip çıkmak ise cumhuriyete en büyük borcumuzdur.
Cumhuriyetin size tanıdığı en büyük özgürlük nedir?
Mustafa Kemal Atatürk, 5 Aralık 1934’te, bir kez daha tüm dünyaya örnek olacak bir karara imza attı ve kadınların siyasi hayatta seçme ve seçilme hakkı için harekete geçti. Seçim Kanunu’nda yapılan değişiklikle bundan tam 83 yıl önce kadınlar, en demokratik haklarına kavuştu. Kadınların siyasi hayatta seçme ve seçilme hakkını elde etmesi; toplumsal hayatta gerçekleşen Atatürk Devrimleri’nin en önemlilerinden birisidir.
1930 yılından itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile önce belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma, ihtiyar heyetlerine seçilme hakkı tanınan kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakları, 5 Aralık 1934’te Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliğiyle tanındı.
‘Cumhuriyet kadını’ denilince, gözünüzde canlanan fotoğrafı birkaç cümleyle tarif eder misiniz?
Çalışkan, emekçi ve eğitimli kadın. Her biri benim için ayrı ayrı cumhuriyet kadınının temsilidir.
Atatürk’ün kadınlarla ilgili söylediği en sevdiğiniz söz hangisi?
“İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?”
NASIL ARANDI: #KOİDER # nihan çakıcı # koider bazaar # ticaret # kadınlar günü # 8 mart
