Amerika Birleşik Devletleri o kadar büyük ki ‘şöyle bir dolaşayım’ deseniz, uçakla bile 5-6 saat süren şehirleri var. Bunun bilinciyle sömestr tatilini fırsat bilerek gittiğimiz ABD’de 15 günümüzü sadece 2 şehrini gezmeye ayırdık ancak yine de gidip göremediğimiz için aklımızda kalan o kadar çok yer var ki…
New York ve Washington tatilimiz Amerika’nın en ikonik şehirlerini keşfetme fırsatı verdi bize. Gökdelenlerin yükseldiği Manhattan’dan, tarihi dokusuyla etkileyen Washington’a kadar her anıyla unutulmaz bir deneyimdi. Bu deneyimi sizlerle de paylaşmak istedim, şimdiden keyifli okumalar…
***
Ailece tatil yapmayı, gezmeyi hep çok sevmişizdir. Bu sömestr dönemi için de Amerika’ya gitmeye karar verdik. Tabii bir kadın doğumcu için 15 gün çok uzun bir süre. Bunun için de doğumu o döneme denk gelecek hastalarımızı yaz aylarından itibaren bilgilendirerek, planlamamıza başladık.
Çocuklarla olduğumuz için aktarmalı bir uçuş istemedik. THY ile İstanbul Havaalanı’ndan direk uçuş aldık. ‘Gitmişken 2 şehir görelim’ dedik, uçuşumuzu Washington’a planladık. Tabii bunda Washington uçuşunun daha ucuza denk gelmesi de etken olmuş olabilir☺
Kış mevsiminde gideceğimiz için yanımıza biraz fazla eşya aldığımızı oraya vardığımızda anladık. Valizlerimiz çok dolu değildi ama bir daha gidecek olsam iç içe 2 valiz koyar, ortadaki valize de birkaç parça kıyafet alırım çünkü orada her şey çok uygundu.
EV KİRALAMADAN ÖNCE…
10 saatlik bir uçak yolculuğu sonrası Washington’a vardık. Enterprise’dan araba kiralamıştık, indiğimiz havaalanında aracımızı teslim aldık. Booking.com üzerinden havaalanının yakınında bir otel ayarladık. Varışımız yerel saatle 14:00 gibiydi ama Türkiye saatiyle 22:00 olunca, yorulmaya başladık. Maksimum 19.00’a kadar dayanabildik. Sonuç gece 03.00 gibi hepimiz ayaktaydık ☺
Her gün yatış saatimizi biraz öteleyerek 3-4 günde 23.00’lerde uyumayı başardık, sonrasında vücudumuz da bu duruma alıştı. İlk olarak New York’u gezmek istediğimiz için Airbnb’den ev kiraladık. Tabii Amerika çok büyük ve emniyetli olmayan mahalleleri de var. Ev kiralamadan önce orada oturan arkadaşlarımızdan tavsiye aldık. Long Island yarımadasının kuzeyinin güvenli olduğunu söyledikleri için o bölgeyi tercih ettik.
ÖZGÜRLÜK HEYKELİ
Toplu ulaşım çok yaygın ancak biz araba kiraladığımız için çoğunlukla arabayla gezdik. 2 günümüzü Manhattan bölgesine ayırmıştık. Orada araba park yeri sıkıntı olduğu için metro kullandık. Manhattan’a giderken var olan uygulamalar üzerinde otopark yerinizi önceden alabiliyorsunuz. Bu sayede hem ucuza almış oluyorsunuz hem de kapı kapı otopark yeri aramıyorsunuz. Gezilecek çok yer vardı, içlerinden seçmek zorunda kaldık. Central Park, Carlos Bakery (Pastacılar Kralı), Times Square bunlardan bazılarıydı. 360 derece Mahattan’ı görmek için Edge Bulding (Hudson Yard AVM)’in üst katına çıktık. Bu sayede ünlü büyük binaları karşıdan görmüş olduk.
Özgürlük Heykeli’ni de görelim istedik, bunun için boğaz turu yapan tekneler gibi tur tekneleri var, onlarla heykelin önüne kadar gidip, gezebiliyorsunuz. Biz New Jersey tarafından Liberty Park’a gidip oradan görmeyi tercih ettik, yine zaman kısıtlamasından dolayı.
KISA SÜREDE ALIŞTIK
Bunların yanında ucuz alışveriş noktaları tüyoları almıştık. Sadece elektronik eşya almaya cesaret edemedik çünkü orada elektrik voltajı farklıydı, dönüştürücü maliyeti de yüksekti, çok mantıklı gelmedi.
Orada alışık olduğumuz düzenden farklı yol mesafesi için mil, sıcaklık için fahrenayt, ağırlık için pound kullanıyorlar. Kısa sürede bu birimlere de alıştık.
Su ısıtıcılar 80 F’a kadar ısıtıyor, ilk gittiğimizde çay içmek için ekstra efor sarf ettik ☺ çünkü bir çaydanlıkları yok. Isınmış suyu ocağa alıp tencerede kaynatarak çay yaptık ☺
Çöplerin kapı önüne sadece alınacağı zaman çıkarılması konusunda tavsiye aldık. Çünkü rakunlar çöpleri devirip dağıtıyorlarmış, burayı temizlemek de evde yaşayanların sorumluluğundaymış.
TÜRK YEMEKLERİNİ ÖZLEDİK
Oradayken en çok Türk yemeklerini özledik. Amerika’da yaşayan Türklerin de dertlerinin aynı olduğunu gördük. Ayşe kadın fasulye olmadan olur mu mesela ☺ Olmayacağı için bir Türk çift tohumları bir şekilde götürmüşler, New Jersey’de kendi bahçelerine ekiyorlarmış. Almak isteyenler de oraya kadar gidip, onların bahçelerinden alıyorlarmış. Kültürümüzün izlerine her yerde rastlamak tatilimize ayrı bir renk kattı.
Amerika gezimizde 11 günü New York’a, sonrasındaki 3 günü de Washington’a ayırmıştık. Kongre binasına yürüme mesafesinde bir ev kiraladık. Kongre binasının arkasında uzanan parkın etrafı müzelerle doluydu. Kızılderili Müzesi, Amerika Tarihi Müzesi, Uzay Müzesi, Doğa Tarihi Müzesi gibi görsel olarak çok etkileyici müzelerdi ve hepsinin girişi ücretsizdi. Çocuklar çok keyif aldı. Alan olarak çok geniş bir mesafede olduğu için bir günde bitiremedik, 2 gün boyunca o bölgeyi ancak gezdik.
Bu arada Washington etrafında görülmesi gereken çok büyük doğal parklar ve hayvanat bahçelerinden bahsettiler, günümüz yetmediği için gidemedik, aklımızda kaldı. Ancak gezdiğimiz her yerde unutulmaz anılar biriktirdik, bir sonraki seferi iple çekiyoruz.
NASIL ARANDI: #op. dr. bilge öğütcüoğlu # gezi # seyahat # amerika
